FOTOĞRAF

HABERLER Haberlere dön

YENİ KİTAP / YÜKÜ EMEK OLAN KARA TREN KİTAPÇILARDA

1990 yılının baharında Karadeniz Ereğli’ye maden ocaklarından kömür taşıyan bu treni diğer buharlılardan ayıran özelliği yükünün emek olmasıydı. ‘Kara Tren’, madencileri ve yeraltında insanüstü çabayla çıkardıkları kömürü taşımaktaydı; tren gücünü, madencilerin alın teriyle yoğurduğu kömürden almaktaydı. Madenciler yorgundu, ‘Kara Tren’ler de... Kısa süre sonra buharlı lokomotifler depoya çekilip “müzelik” oldular. Son yolculuklarına tanık olduğum madencileri ve emeğini taşıyan “45017, 45001”ile diğer buharlı lokomotifler neredeler acaba? Ereğli Garı’nın bir köşesinde müzelik mi oldular, yoksa hurda demir yığınına mı dönüştüler? Ya anılar? Madencilerin, makinistin, ocakçının, onların geri dönüşünü özlemle bekleyen yakınlarının… Hepsi de siyah-beyaz fotoğrafın derinliğinde ve hüznünde gizliler. ‘Kara Tren’in kömür karası, buhar beyazı fotoğrafa da bulaştı; ikisi birbirini tamamladı adeta. ‘Kara Tren’in hüznüyle, siyah-beyaz fotoğrafın hüznü birleşti. Solgun fotoğraflar, o ‘an’ların ve anıların vesikası şimdi.